Günaydın...
Evimin en sevdiğim özelliklerinden biri bana grub vaktini yaşatıyor olması... Sabahın ilk ışıklarını uyanık karşılayınca günüm daha bereketli geçiyor çok şükür..
Bu
aralar kütüphanelerin tam mesaili müdavimi olan yol arkadaşım dün yanına azık
niyetine bir şeyler vermemi rica edince güzel poğaçalar yaptım. Tarifi uzun
zamandır takip ettiğim cahidejibek in nişastalı poğaça sayfasından
aldım. Bu bağlantıyı açamazsanız nişastalı poğaça olarak aratabilirsiniz. Ben
malzeme listesindeki süt yerine kendi mayaladığım kefiri kullandım aynı ölçüde.
Ve iç malzemesini de peynirli yaptım. Hamuru akşamdan yoğurup oda ısısında
mayalanmaya bıraktım, sabah gün ağarmadan şekil verip tepsiye dizdim. Yaklaşık
yarım saat tepsi mayasını bekledim. Sonra da pişirdim. Çok yumuşacık pufuduk
pufuduk poğaçalarım oldu ve kütüphane yollarındalar...
makasla kesilmiş hali, bu aşamayı yumurtasını sürmeden yapıyoruz. |
Peki Neden Kefir?
Kefirin faydalarını bilmeyen kalmadı herhalde, yine de eksik bir şeyler
kalmasın, herkes kefirle tanışsın diye kısaca bahsedeyim;
Kefir
Kafkasya kökenli bir içecektir. Düzenli olarak tüketildiğinde bağışıklık
sistemini güçlendirir. Hastalıklara karşı direnci arttırır.Özellikle yaşlı ve
çocukların bağışıklık sistemi zayıf olduğundan bol miktarda tüketmesinde yarar
vardır. Tıp bilim adamlarınca ikinci beynimiz olarak bahsedilen bağırsak
florasını yeniler ve güçlendirir. Sağlıklı çalışan bağırsak florası da bir sürü
çağımız hastalığının önüne geçmektedir.
Benim oğulçem bir yaşlarından beri kefir tüketiyor fakat zaman zaman bu
tür gıdalara direnç gösteriyor, bu dönemde ısrar ederek o gıdadan soğutmak
yerine ayranına karıştırarak ya da hamur işlerine katarak tüketmesini
sağlıyorum. Kızçem biraz daha şanslı, onunla ek gıdaya geçtiğinden beri hep
birlikte kefir tüketiyoruz, normal olarak damak tadı kefire yatkın.
Kefirimizi Nasıl
Hazırlıyorum?
Bir litre ölçüsünde
kefiri içinde bulunduğu su ya da sütten plastik süzgü yardımıyla iyice
süzüyorum. Kefiri mayalama işleminin hiç bir aşamasında metale temas
ettirmiyorum. Oda ısısındaki bir litre süte mayayı bırakıyorum. Ağzını tam
kapatmadan, yani bakterilerin çoğalabileceği kadar oksijen girecek kadar aralık
bırakarak gün ışığı almayan bir yere bırakıyorum. Benim evimde bunun için en
ideal yer mutfak dolaplarım. En az yirmi dört saat bekletip sonra yine plastik
süzgüden temiz bir kavanoza süzüyorum, kapağını kapatarak buzdolabımda
saklıyorum. En fazla bir gün bekletiyorum, genelde süzer süzmez içiyoruz.
Süzgüde kalan kefir tanelerini de tahta bir kaşık yardımıyla ezmeden çok nazik
davranarak iyice yıkıyorum. Bu süreçte iyi temizlenmezse taneler bozulabiliyor,
küsebiliyor ve yeni mayalanacak kefir kötü kokulu, tatlı olabiliyor. iyice
yıkadığım taneleri sürecin en başındaki gibi oda ısısındaki sütün içine
bırakıyorum.
Peki Hemen
Mayalamayacaksam Taneleri Nasıl Saklayabilirim?
Yıkayıp süzdüğüm taneleri temiz içme suyuna, mayamın ölçüsü kadar bir
kavanoz olması idealdir, bırakıyorum. Fakat burada önemli olan kavanozda su
dışında hava alma payı olmayacak kadar ölçü tutturmak bence. Yani kavanozu
kapak payı bırakana kadar suyla doldurup ağzını sıkıca kapatıyorum. Ve kullanacağım
zamana kadar buzdolabında muhafaza ediyorum.
Kolay Gelsin..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder