31 Aralık 2015 Perşembe

Başkasının Hikayesinden İbret Devşirmek...



İş hayatını seçmişti, çünkü...
Ev hanımlığını seçmişti, çünkü...

Çünküleri bir yerde kesişti ve zaman zaman bir araya gelip halleşir oldular. Biri mesleği üzerinden yaşanmışlıklar biriktiriyordu, diğeri gündelik hayatın içinde yaşadığı ve gözlediği hayat sahnelerinden insanları tanımaya gayret ediyordu. Ama sohbet edebildikleri o kısa 'an'larda beslendikleri kaynaklar 'bir'de buluşmaya çalışıyordu. 
Bu kez yine muhabbet aldı başını hiç ummadıkları yere vardı. Yeni doğum yapan, doğumun acıtıcı hatıralarını anlatırken söz döndü dolaştı, kadınlığının en yıpratıcı, en ağır halleriyle imtihan olan 'kader mahkumları'na geldi... Bu kadarı olmaz dediğimiz yüklerin bile nasıl taşındığını anlattı. Böyle böyle sebeplerle, kendi hikayesinin yuvarladığı dipsiz kuyulardan çıkabilmenin yolunu 'şükür' de bulmuştu ve 'ibret' bahsi çok açık bir şekilde halini sıradanlaştırıyordu aslında. Durdu... "Dünyadaki hiçbir şey için can-ı gönülden dua etmek doğru değilmiş, anladım; çünkü olmayabiliyor. Ve kulun o zaman yaşadığı hayal kırıklığı çok büyük oluyor..."
Diğeri yakınlarda okuduğu bir hikayeden etkilendiklerini anlattı; "Kime nazar, ona azar.. diyordu hakikat yolculuğunun önde gidenleri. Celal ile terbiye cemal ile terbiyeden daha hızlı menzile ulaştırır niyet edenleri. Biz terbiye olmak muradındayız ama Kemal Sayar'ın da dediğini yok saymak işimize geliyor; Birazcık bile yağmur incitiyor bizi. Halbuki yağmur, yağdığına göre bereket verecektir yağdığı yere..."
Biri yine mesleğinden dem vurdu, diğeri okuduklarından...
Öyle büyük nimetlerin üzerinde oturuyoruz ki, nankörlüklerimizin haddi hesabı yok. Bizim şikayet ettiklerimiz başkalarının hayalleri olabilir, dedi biri.. 
Kısa bir sessizlikten sonra; "Hayat, dedi diğeri, galiba bizim prenses olduğumuzun farkında değil"(!) ...

2 yorum:

  1. Ne güzel bir paylaşım olmuş. Her bir cümle bi çok anlam yüklü "Celal ile terbiye cemal ile terbiyeden daha hızlı menzile ulaştırır niyet edenleri." Niyetimiz her daim güzelliklerden yana olsun inşallah.
    "Öyle büyük nimetlerin üzerinde oturuyoruz ki, nankörlüklerimizin haddi hesabı yok. Bizim şikayet ettiklerimiz başkalarının hayalleri olabilir"...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Haticeciğim, gerçekten etkilendiğim, evime döndükten sonra bile etkisinden kurtulamadığım bir buluşmaydı..
      Not: Sen soy isminin baş harfini yazınca farkettim aynı baş harften bir Hatice'min daha olduğunu :-)) Cikolatalı cheesacake işi bitirdi. Çünkü onun hatırlatıcısı ıslak kektir her zaman.

      Sil