14 Ocak 2015 Çarşamba

İşte Hayat Böyle Akıp Gidiyor...

    Çok güzel, dolu dolu, bol misafirli günler geçirdik hamd olsun... Aslında bir sürü şey yazmayı istiyordum ama malum herkes 2015 hedeflerini açıkladı :-) Benim de nacizane hedeflerim var elhamdülillah. Bu satırlara sığdırabileceğim en belirgin hedefim 30 kitabı içime nakşederek okumak. Okudukça sükuneti öğrenmek, derûnuma ermek...

Meyveli pasta; oğulçemin gözdesi..

Bu pastayı tatlı arkadaşım Merve için hazırladık. Ben detoks dönemindeydim ve bir çatal tadına bakabildim. Tadı görüntüsünden daha güzeldi. Ama klasik yemek bloglarında çok rahat bulunabilecek pandispanya ve krema tarifleriyle hazırladım. Özelliği ikram edilen kişilerle müsemma...

Balkabaklı Pasta; son dakika değişikliğiyle :-)

Bu pastanın yapılışı hayli maceralı oldu. Gül reçelli olacaktı ama benim dalgınlığım neticesinde gül reçeli 'kül' oldu. Dolapta tatlı yapılmayı bekleyen kabaklar imdada yetişti. Pişirilip pastaya dolgu malzemesi haline geldi. Böylesi daha leziz oldu.. Canımız sağ olsun..


Atlas ve Asya'nın salonumuzdaki yeni istiratgâhı.. Oğulçenin okul yolundan topladık bu kuru dalları. Eskiden kalma bir uzun vazoya tam uydu. 


 Pazar günleri dışarıda hava kar boran iken biz evimizde film izler olduk. Evet, tepsidekiler cipstir. Sağlıklı beslenmenin simgesi olan yeşil çayın ve zeytinyağı-kaya tuzu ile patlatılmış mısırların yanına yakışmadığı doğrudur. Amma ve lakin bu kaçamaklar evimizin hoş görü ortamında yapılmalıdır. Hayatın tamamen siyah ya da beyaz olmadığı yıllar içinde anlaşılmaya başlanmıştır. :-))  

Gerek okula başlaması gerek ilgi alanlarının cinsiyetinin icabına kayması sebebiyle oğulçe yavaş yavaş mutfaktan uzaklaşmaya başladı. Sadece çok canı isterse müdahil oluyor ya da aslında canı istiyor da vakit bulamıyor :-( Oğulçenin boşalttığı yamaklık makamına kızçe seve seve oturdu :-) Ama daha çok işin keyif kısmında, kek kasesini sıyırma zevki anneden kıza geçti çok şükür.. :-)







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder