10 Ekim 2014 Cuma

Dikkatimiz Kuşatma Altında

Şu sıralar elimden bırakmak istemediğim ama günlük rutinim dahilinde ne yazık ki çok yavaş ilerleyebildiğim bir kitabım var elimde; David Elkind- Oyunun Gücü. Kitabı heyecanla okuyorum ve ilk fırsatta tanıtım-özet niteliğinde bir yazı yazmak istiyorum. Kitabı okudukça internet okumalarım da yavaş yavaş o yöne kaymaya başladı elimde olmadan. Bu aramalarım neticesinde aşağıdaki çevirisi yapılmış makaleye ulaştım. Paylaşım Montessori Eğitimi ve Çocuk Bakımı grubunda "bozıcan" rumuzlu kullanıcı tarafından yapılmıştı. Oğulçeye evimizde uygulamaya çalıştığımız sistem tam da bu şekilde :-)



Dikkatimiz Kuşatma Altında

Bilgisayarlar, tabletler ve akıllı telefonlar gibi dijital sınıf araçları yaratıcılık, işbirliği ve ilişki kurma adına heyecan verici fırsatlar sunar, ancak bu araçlar aynı zamanda öğrenciler için oldukça dikkat dağıtıcı olabilirler. Benzer bir şekilde anne babalar da, çocuklarından ödevlerini online olarak bitirmeleri istendiğinde, ödeve odaklanmanın bir mücadeleye dönüşmesinden şikayet ediyor. Dijital teknolojinin sunduğu her an her yerde olabilme olanağı bir yere kaçmıyor, ancak eğer öğrenciler nasıl odaklanmaları gerektiğini ve dikkatlerini dağıtan şeyleri kapatmayı öğrenemezlerse,araştırmalara göre hayatın hemen her alanında başarılı olma konusunda daha büyük zorluklar yaşayabilirler.


“Gerçek şu ki, dikkat, insanlık tarihinde hiç olmadığı kadar kuşatma altında olduğu için eskisinden çok daha fazla dikkat dağıtıcılarla çevrilmiş durumdayız. Bu yüzden dikkat becerilerini geliştirmek konusuna daha çok odaklanmalıyız” diyor psikolog ve yazar Daniel Goleman.
“Özellikle çocuklar adına endişeliyim, çünkü beyin, bedende anatomik olarak olgunlaşan en son organ. 20′li yaşların ortalarına kadar da büyümeye devam ediyor” diye anlatıyor Goleman. Eğer küçük öğrenciler odaklanmış dikkatin gerektirdiği nöral devreleri oluşturamazlarsa, duygularını kontrol etme ve empati konusunda problemler yaşayabilirler.”
Dikkatini verme ile ilgili devreler ile stres yaratan duyguları yönetme ile ilgili devrelerin özdeş olduğunu söylüyor Goleman. Beyinde, odaklanmayı ve öz-yönetimi kontrol eden bölgenin adı prefrontal korteks (beyin ön bölgesi). Burası aynı zamanda beyindeki, insanların kendilerini kontrol etmelerini sağlayan, duyguları kontrol altında tutan ve diğer insanlara empati hissetmeyi sağlayan bölüm.
“Dikkat devresi, iyi eğitim görmüş birinin zihinsel modellerini oluşturabilmek için konsantrasyonu sürekli bölümler halinde – metni okumak, öğretmenin söylediğini dinlemek ve anlamak – deneyimlemeye ihtiyaç duyar” diyor Goleman. “Bu bilgiden çıkarılacak ders, çocuklara öğretmek konusunda çok daha bilinçli olmamız gerektiğidir.” Goleman her gün, çocukların dijital aletler tarafından hiçbir şekilde dikkatlerinin dağıtılmadığı bir “dijital oruç” zamanı yaratılmasını destekliyor. Goleman aynı zamanda okullarda müfredatın içine çocukların dikkatlerini güçlendiren egzersizlerin girdiğini görmek istediğini belirtiyor.


Odaklanma becerisi, başarının çoğunlukla görmezden gelinen gizli bir faktörü. “Ne kadar çok konsantre olabilirsen, her şeyi çok daha iyi yaparsın, çünkü ne yeteneğin olursa olsun, eğer dikkatin dağınıksa onu uygulayamazsın” diye anlatıyor Goleman odaklanmanın önemini. Ve atletler üzerine yapılan bir araştırmaya dikkat çekiyor: Atletlere yapılan konsantrasyon testlerinin sonuçları, her birinin ertesi günkü oyunda nasıl bir performans göstereceklerine dair doğru bir tahmin yürütüyor.
Konsantrasyon üzerine yapılmış belki de en bilinen çalışma, Yeni Zelanda’da 1000′den fazla çocuk üzerinde Duke Üniversitesi psikoloji ve nörobilim profesörleri Terrie Moffitt ve Avshalom Caspi tarafından yapılan bir uzun süreli araştırma. Çalışmada 1972 ve 1973 yıllarında doğan çocuklara sekiz yıl boyunca, dikkat etme ve dikkat dağıtıcıları görmemezlikten gelme becerilerinin ölçüldüğü düzenli testler yapıldı. Ardından araştırmacılar aynı çocukları, 32 yaşına geldiklerinde yaşamlarında neler yaptıklarını tekrar gözlemledi. Konsantrasyon yeteneğinin başarının en güçlü belirleyicisi olduğu ortaya çıktı.
“Bu yenetek, kariyer başarısını, finansal başarıyı ve sağlığı belirleme konusunda, IQ’dan ya da içinde büyüdüğünüz ailenin sosyoekonomik statüsünden bile daha önemli” diyor Goleman. Bu, genellikle dijital aletlerine bağımlı gibi görünen ve kısa bir süreliğine bile onları bir kenara koyamayan Amerikalı öğrenciler için bir problem olabilir. “Öğretmenlerin de dediğine göre öğrenciler, kendilerinden önceki jenerasyondan gelen öğrencilerin kolaylıkla uzmanlaşabildiği konuları kavramakta zorluk yaşıyor” diye anlatıyor Goleman. Tüm bunlar eğitimcilerin, dikkat etme eylemine dikkat etmeye başlamaları gerektiğinin bir göstergesi olabilir. Dijital çağın ‘yerlileri’, bir zamanlar büyümenin doğal parçası olan şeyleri tekrar kazanabilmek için yardıma ihtiyaç duyabilir.
Goleman dijital araçların toplumdaki rolünün farkında, ancak ona göre bu araçların çocukları nasıl etkileyeceği konusu daha iyi yönetilemezse, uzun vadede başarılı olabilmeleri için ihtiyaç duyacakları dikkat becerilerini asla öğrenemeyecekler.


“Çocuklara, okul müfredatının bir parçası olarak konsantrasyon becerilerinin öğretilmesine ihtiyaç var” diyor Goleman. “Çocuklar ve gençler ne kadar doğal olarak odaklanabilen insanlar olurlarsa, dijital araçları o kadar, hem yapmaları gereken işleri için ve hem de zevk alacakları şekilde kullanmayı becerirler.”
Bazılarına göre dijital aletlerin içinde büyüyen günümüz öğrenci jenerasyonu, ailelerine oranla aynı anda pek çok şeyi çok daha kolay yapabiliyorlar. Ancak Goleman’a göre aynı anda birçok şey yapabilmek sadece bir ‘mit’. İnsanlar “aynı anda birçok şey yapabiliyorum” dediklerinde aslında gerçekten yaptıkları “sürekli kısmi dikkat” denen şeydir. Bu sırada beyin yapılan şeyler arasında hızlıca bir ileri bir geri gidip gelir. Problem şu ki, eğer bir öğrenci ödevi ile telefon mesajları içinde akıp gitmenin arasında gidip gelirse, kısa zamanda her iki işe de odaklanma becerisi tükenir.
“Eğer büyük bir projeniz varsa, her gün yapmanız gereken şey işinizi halletmek için ona özel bir zaman yaratmaktır” diyor Goleman. Örneğin, Goleman kitabını yazarken email ya da telefon gibi dikkatini dağıtacak hiçbir şeyin olmadığı odasına gittiğini söylüyor. Birkaç saat çalıştıktan sonra insanlara cevap vermek için belirli bir zaman ayırıyor.

“Düşmanın dijital araçlar olduğunu düşünmüyorum” diyor Goleman. “Yapmamız gereken şey, şu anki çocuk jenerasyonunun, dijital araçların dikkat dağıtıcılığı olmadan önce diğer jenerasyonların doğal olarak sahip olduğu dikkat kapasitelerinin olduğundan emin olmak. Önemli olan bu araçları akıllıca kullanmak ve istediğiniz zaman ve ihtiyaç duyduğunuz kadar konsantre olma kapasitesine sahip olmak.”
Kaynak: Age of Distraction: Why It’s Crucial for Students to Learn to Focus

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder