6 Mart 2017 Pazartesi

İstanbul Araştırmaları Enstitüsü; Bir Mekandan Diğer Mekana...


Yarı yıl tatilinde planlamadığımız bir şekilde yolumuzu İstanbul'a düşürdük. Çocuklarımız etrafında yaptığımız güzergah sınırları içinde kendi ilgilerimize de zaman ayırmak istediğimiz için Atatürk Kütüphanesi'ne gittik. Kütüphanenin öğrencilik yıllarımızdan gelen kıymeti, hatıraları ve girişinden itibaren yaşadığımız hayal kırıklığı bir başka yazının konusu olsun. Bu can sıkıcı durum İstanbul Araştırmaları Enstitüsü'nün önemini bir kere daha hissettirdi. Yürüyüş yoluna göre buraya gitmek daha zahmetli olduğu için pek tercih etmiyorduk fakat Beyoğlu mıntıkasında nezih bir araştırma mekanı olarak önceliğimiz haline geldi. 


Atatürk ve Cumhuriyet Dönemi, Osmanlı Dönemi ve Bizans Dönemi kaynak ve araştırmalarını kapsayan üç katı mevcut. Araştırmacılara yazma eserler, dijital kaynaklar, sessiz çalışma ortamı sunuluyor. Aylık ya da haftalık kültürel etkinlikler için ayrılan salonlarıyla da enstitü olmanın hakkını veriyor. 


Hemen girişteki sergi salonları ziyaretçileri sıcak bir davetle tarihi havaya dahil ediyor. 


Enstitü binasında ziyaretçiler için kafeterya yok. Hazırlıklı olmak için İstiklal Caddesi' nden geçerken içecek ihtiyacınızı temin etmelisiniz. Otobüsle ulaşım oldukça rahat; tepebaşında inip yürüyerke 10 dk. da orada olabilirsiniz. Ama en güzeli meydandan İstiklali geçerek enstitüye varmak olmalı...

ayrıntılı bilgi için linkine  buradan ulaşabilirsiniz. 







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder