Bir Hindistan Cevizinden Saatlerce Meşguliyet Çıkarmak... Hindistan Cevizi Nasıl Ayıklanır?

Bilindiği gibi evde aksiyonun en belirgin araçlarından biri çekiç biri de kırılmaya nazlanan hindistan cevizidir :-) Bir de aksiyonu çok seven oğulçe olmazsa olmazlardandır. 

Tatlılarda pastalarda severek yedikleri baharatın aslında taş gibi sert, top görünümlü haline oldukça şaşırdılar. 'Biz biliyoruz ya onlar da biliyordur, aman canım bunda bilinmeyecek ne var' düşüncesinin yanlışlığını bir kere daha yaşamış olduk böylece. Çünkü aslında biz hayret etmeyi bırakarak heyecanlarımızı bir bir yitirirken masum çocuk dünyası şaşırmayı, keşfetmeyi, macerayı çok hem de pek çok seviyor. Bir düşünür ne diyordu; 'Oyun oynamayı bıraktığınızda öğrenmeyi de bırakırsınız'

Çocuklarımın coşkusunu, içinden çıkacak şeyi tatmak için sabırsızlanmalarını, tatlı telaşlarını görmek ruhuma iyi geldi..

Kendi ceviz içimizi ortaya çıkarırken sayfamızda tecrübelerimizi paylaşmaya karar verdik. 

Önce temiz bir tornavidayla (biz acele ettiğimiz için elimizin altında bulduğumuzu kullandık) tepesindeki üç noktadan herhangi birini deliyoruz. Yani tornavidayı minik eller yardımıyla noktaya sabitleyip çekiçle çakıyoruz. (bu çekici de yeni edindik. her yerde kullanasımız var :-))...) Bir kaç darbeden sonra tornavida içine girmeye başlıyor. Delik açıldı demektir. Bir damlasını bile ziyan etmeden dikkatlice geniş ağızlı bir bardağa içinden çıkan özü-suyu-sütü boşaltıyoruz.

Sonra cevizin kabuğunu çevire çevire biraz sert darbelerle çatlatıyoruz. İşte bu kısmı biraz uğraştırıcı. Hemen pes etmeyen bir meyve :-) Burada kızım ve ben seyirci oğlum fail idi. 

Özünü mırın kırın ederek içti çocuklar. Ama ben çok seviyorum o saf lezzeti. Meyvesini ise iştahla kemirdiler. Baharat haliyle meyve hali arasında ilişki kurmakta çok zorlandılar. 

Parçalarındaki cevizi çıkarmak için yine çatalla hafif hafif kaldırmak gerekti. Biraz çevresini açınca hemen ayrıldı zaten.

Geriye kalan ham malzeme sırayla; tahta, tekne, denizaltı, fiskiye, feribot oldu...

Küçücük kabuklarla saatlerce oynadılar. Delikli olana streç film ve alüminyum folyoyla yama yapıp suyun üzerinde kalmasını sağladılar. Sonra karşılıklı oyuncak taşımacılığı yaptılar. Alüminyum folyonun parlaklık cazibesiyle hatta bir ara uzay aracına dönüştürdüler. Velhasıl macera uzaklarda değil!