18 Ağustos 2014 Pazartesi

Meğer Biz Zaten...

Çoktaaaan hicret etmişiz doğup büyüdüğümüz, sevip sevildiğimiz, yağmuruna ayrı karına ayrı methiyeler düzdüğümüz, ömrümüzün ilk bahar çiçeklerini derdiğimiz şehirden...
Ağlaya ağlaya ayrıldığım şehrim daha şimdiden gönlümden ırağa düştü. Halbuki ilk gençlik yıllarımla birlikte nasıl da hayran olmuştum ona. Onunla ilgili kitap yazma hayallerime yüksek lisans tezimin konusuyla giriş yapmıştım. Semtlerinin isimlerini derlemiş, anlamlarına kafa yormuş, eski-yeni mukayesesi ile önü alınmaz yok oluşunu hüzünle seyretmiştim. O değil miydi yetişkin olma sancılarıma da, ilk ve tek sevdama da, anneliğime de şahit? Oğulçem iki yaşına gelip de diliyle birlikte algısı da açılınca haftada bir gün sur içine götürürdüm onu; neresi olursa... Canımız nereyi isterse gezerdik hiç hesapsız. Sadece vasıta seçtirirdim ona; vapuş mu, tren mi, otüs (otobüs) mü? Güzergahımızı ona göre belirlerdik. Belki de Galata Köprüsü'nde ana-oğul yediğimiz balıklar sayesinde damağında lezzetini, köprünün üstünden yürüyerek her geçişimizde balıkçıların kovalarına doluşan balıkları eline alıp okşayarak da (barındırdığı çelişkiden azade...) hayvanları sevmeyi öğrendi oğlum. Bu gezilerimizle araştırıp keşfetmenin zevkine erdi.. Ama ömrümün 33 yılını hiç kesintisiz yaşadığım bu canım şehir beni ve ailemi yormaya başlamıştı artık ki taşındık..


Size yeni şehrimizle ilgili ayrıntılı bir yazı yazacağım, bu giriş olsun. Burada hem sağlıklı mutfak hem de doğal ortamla ilgili kazanımlarımız çok fazla. Zaman bile daha bereketli geldi bize. Her güzelin kusuru vardır, amennâ. Kusurlar getirilerinden fazla olmasın ama...  :-)


Ben iki haftadır bayıla bayıla çıktığım semt pazarından ne yazık ki fotoğraf çekemedim ama buradakine çok benzer tezgahları yaygın olarak görebiliyorum ki bu beni çok mutlu ediyor :-) Mesela bahçesindeki çiçekleri toplayıp buket yaparak 50 krş a satan teyze de var, asma yapraklarını elleriyle aynı hizada ve boyda deste yapıp 1 liraya satan nine de. Ve tabii ki bildiğimiz kabzımallar da var ama ben hazır alternatif bulmuşken onlardan tarafa hiiiçç bakmıyorum.
Bundan sonraki yazılarımda kış hazırlıklarımdan da bahsedeceğim inşallah. Şimdilik yaptıklarım; melemen, reçeller, köz patlıcan. Yapılışlarını da anlatacağım..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder